kitap yorumu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kitap yorumu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Aralık 2020 Cumartesi

Açlık Oyunları : Kuşların ve Yılanların Şarkısı / Kitap Yorumu

 Biraz geç kalmış bir kitap yorumu ile selamlar herkese. Geç kalmış derken her yönden geç kalmış gerçekten hem benim kitabı fark etmem (çok sessiz sedasız çıkmış) hem de okuduktan sonra yazmam epey geçe kaldı. Kitabı nasıl aylarca duymadım bilemiyorum, hala bunun şokundayım gerçekten. Acaba yayınevi haklarının Pegasus'tan Dex'e geçişiyle mi alakalı bilemiyorum. Kitap 19 Mayıs'ta tüm dünya ile birlikte Türkiye'de de satışa sunulmuş. Benim tesadüfen kitapçı gezerken gördüğüm bir kitap. Kitabı gördüğümde yeni çıktı zannettim düşünün yani o kadar doğru düzgün bir PR yapmamışlar kitaba.Bu arada filmi de yakında gelecekmiş sanırım ilk serinin yayın haklarının sahibi olan Lionsgate bu kitabın haklarını da satın almış. Yönetmenliği de son üç filmin yönetmeni Francis Lawrence yapacakmış. Bekleyip görelim bakalım...

İlk gördüğümde geçmişten bir kitap olacağını anlamıştım ve acaba Haymitch'in açlık oyunları senesi mi diye bir heyecanlandım. Haymitch bir de ikinci çeyrek asır oyunlarının galibi olduğu için çok heyecanlı bir kitap olur diye düşündüm. Ama hayır, kitabımız 10. açlık oyunlarında geçiyor. 

Konusu:

Enerjisini hırsından alıyor.

Azmini rekabetten.

Ama güce ulaşmanın bir bedeli var.

Onuncu Açlık Oyunları'nı başlatacak hasat gününün sabahı. Başkent'te 18 yaşındaki Coriolanus Snow akıl hocası olarak katılacağı Oyunlar!a hazırlanıyor. Başarılı olmak istiyor ve bunun için tek şansı var. Bir zamanların görkemli Snow ailesi zor zamanlardan geçiyor ve ailenin kaderi, Coriolanus'un cazibesiyle, zekasıyla, hamleleriyle diğer akıl hocalarını gölgede bırakıp haracını Oyunlar'ın galibi yapmasına bağlı.

Ama şans ondan yana değil. Coriolanus'a kötülerin en kötüsü 12. Mıntıka'nın kız haracına akıl hocalığı yapmak gibi onur kırıcı bir görev veriliyor. Artık kaderleri birbirine bağlı. Coriolanus'un yaptığı her seçim onları galibiyete ya da mağlubiyete, zafere ya da yenilgiye götürebilir. Arenanın içinde ölümüne bir dövüş sürüyor. Arenanın dışında ise, talihsiz haracına yakınlık duymaya başlayan Coriolanus kurallara uyma zorunluluğuyla, bedeli ne olursa olsun yaşama arzusu arasında kalıyor.

24 Haziran 2018 Pazar

Rainbow Rowell Asla Vazgeçme (Carry On) / Kitap Yorumu

Herkese kocaman merhabaaaaaaa.
Yepisyeni bir Rainbow Rowell kitabıyla karşınızdayım. Aslında alıp okuyalı çok zaman oldu ama şimdi yazıyorum, birazdan yazıyorum derken yazı bu zamana kadar kaldı.

Konusu:
SIMON SNOW, ŞİMDİYE KADAR SEÇİLMİŞ EN KÖTÜ SEÇİLMİŞ KİŞİ!
Simon sadece eğlenmek ve Watford Sihirbazlık Okulu'ndaki son senesinin keyfini çıkarmak istemesine rağmen kimse ona rahat vermemektedir. Kız arkadaşı onu terk eder, en yakın arkadaşı yakasından düşmez, akıl hocasıysa onu güvende tutabileceği bir dağa yollamak niyetindedir. Simon oda arkadaşı ve çok uzun zamandır baş düşmanı olan Baz'ın ortalıkta görünmemesinin keyfini bile süremez çünkü yine hangi kötülüğün peşinde olduğunu düşünmekten kendini alamamaktadır. Ayrıca ortalığı hayaletler basmıştır. Ve vampirler. Simon'ı yok etmeye çalışan gerçek kötü yaratıklar. Gelmiş geçmiş en güçlü büyücü de olsanız bir an bile rahatlayıp hayatın tadını çıkaramazsınız.

18 Haziran 2018 Pazartesi

Karanlık Zihinler - Alexandra Bracken / Kitap Yorumu

Konusu:
Adım Ruby.
Hepinizden farklıyım.
Aklınızın derinliklerinde gezinebilir,
Anılarınızı hiç yaşamamışsınız gibi silebilirim.
Henüz on yaşındayken Thurmond'daki bu rehabilitasyon kampına gönderildim. Hem de kendi ailem tarafından...
Burada her adımımız izleniyor, nefes alış verişlerimiz bile.
Yalnız değilim.
Maviler... Yeşiller... Turuncular...
Sarılar ve Kırmızılar...
Karanlık Zihinler...
Ve yaşamak için saklanmak zorunda kalanlar
Ve kaçanlar.

9 Nisan 2018 Pazartesi

Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer : Zümrüt Yeşil (Smaragdgrün) / Film & Kitap Yorumu

Merhaba güzel hestiagunlukleri okurları. Sonunda seriyi bitirdim ve size son kitap ve film ile geldim. 

KİTAP

Konusu:
Bir kadın kalbi kırıldığında ne yapar?
En iyi arkadaşını arar, çikolata yer, belki haftalarca aşk acısı çeker.
Ancak zaman yolcusu Gwendolyn Shepherd, elinde olmayan nedenlerden dolayı enerjisini başka şeylere harcamak 
zorundadır. Örneğin hayatta kalmak...
Çünkü geçmişte yaşayan Saint Germain Kontu'nun yaptıkları, geleceği tehlikeli bir şekilde etkilemeye başlamıştır.
Gwendolyn ve Gideon aşk acısına rağmen ipucu bulmak için 17. yüzyıldaki büyüleyici bir baloda menuet dansı yapmakla kalmayacak, kendilerini unutulmaz bir maceranın da içinde bulacaklardır...

8 Mart 2018 Perşembe

Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer : Safir Mavi (SaphirBlau) / Film & Kitap Yorumu

Aşk tüm zamanların içinden geçer serisinin 2 numarası Safir Mavi ile karşınızdayım.

KİTAP

Konusu:
Acemi bir âşığı geçmişe yollamak iyi bir fikir olmayabilir!
En azından on altı yaşındaki çömez zaman yolcusu Gwendolyn böyle düşünüyordur.
Bu macerada Gideon ve Gwen dünyayı kurtarmak ya da menuet dansını öğrenmek gibi pek çok sorunun üstesinden gelmek durumunda kalacaktır. (Üstelik ikisi de hiç kolay değildir!)
Bütün bunlar yetmezmiş gibi Gideon büsbütün tuhaf davranmaya başlayınca, Gwendolyn artık hormonlarını kontrol altına alma zamanının geldiğini anlayacaktır!
Çünkü işin içinde aşk varken zaman yolculuğu yapmak pek mümkün görünmemektedir...

22 Şubat 2018 Perşembe

Dublörün Dilemması / Kitap Yorumu


Eveett, bugün de bir kitap yorumu ile karşısınızdayım hestiagunlukleri okurları. Murat Menteş'in kaleminden Dublörün Dilemması. 
Geçenlerde buradaki yazıda bu kitabı biryudumkitap sayesinde tanıyıp aldığımı söylemiştim. Sonunda okuma fırsatını da buldum.

15 Şubat 2018 Perşembe

Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer : Yakut Kırmızı (Rubinrot) / Film & Kitap Yorumu

Merhabalar, merhabalar...
Son zamanlarda ara ara takıldığım seri ile karşınızdayım bugün. Nasıl yazsam diye baya düşündüm çünkü seriyi araya başka kitap koymadan bir bütün gibi okuyorum. O yüzden 3 kitabı okuyup sonunda hepsini bir yazıda yorumlayacaktım ama hem filmleri birlikte yazmak istemedim hem de her kitabı filmi ile karşılaştırmak istediğimden bu şekilde film ve kitap olarak yazmaya karar verdim.

Aslında bu seri ile kitapçılarda karşılaşmıştım ilk çıktığında ama o sıralar çok fazla young adult çıktığından ve kapağının verdiği izlenim minnoş bir aşk hikayesi olduğundan çok da ilgimi çekmemişti. Sadece kapaklarını hatırlıyorum. Sonra geçenlerde kendime izleyecek bir fantastik bir film ararken zümrüt yeşil ile karşılaştım. Konusunu okumadım sadece yorumlarda zaman yolculuğu olduğunu gördüm ve hemen başladım. Tabi filmin devam filmi olduğunu fark ettim ve hemen seriyi araştırdım. Serinin ilk filmi olan Yakut Kırmızı'nın fragmanında kitap uyarlaması olduğunu görünce de filmi izlemekten vazgeçip kitapların peşine düştüm :)

Sonuç olarak şu an Yakut Kırmızı'nın kitabını okumuş filmini izlemiş biri olarak Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları yazısında olduğu gibi kitap, film ve ikisinin karşılaştırması olarak yorumlayacağım. (Bu arada Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları'nı okumadıysanız en altta Alakalı Yayınlar bölümüne ekleyeceğim, oradan gidebilirsiniz.)

KİTAP

12 Eylül 2017 Salı

Hediye kitap almak? & Okunmayı Bekleyenler...

Eveett. Aradan geçen üç aydan sonra merhabalar hestiagunlukleri okurları.

Üç aydır neredeyim geyiği yapmayacağım bu sefer hayat işte deyip geçiyorum sevgili okurlar. Bugün sizlerle biraz sohbet edelim istiyorum.

Merak ediyorum hediye olarak kitap alsanız sevinir misiniz?

Kitap benim en sevindiğim en havaya uçtuğum hediyelerdendir. En garanti hediyedir aynı zamanda. Kitap okuyan bir arkadaşınıza alınacak en garanti hediye sevdiği bir yazarın kitabını almaktır. Böyle  hediye verdiğinizde ve karşıdaki beğenmediğinde suratında oluşan yapmacık bir gülümseme olur ya. Sizi sevdiğinden kırmamak için beğenmediğini belli etmez ama siz anlarsınız içten içe. Hayatımızın en üzücü anlarından olabilir. İşte o anı yaşamamak için hepimiz garanti hediye peşine düşeriz :)


28 Mayıs da benim doğum günümdü ve yakın arkadaşlarım hediye peşine düşüp eziyet çekmesinler diye herkese bir kitap listesi sundum ve üçer beşer listeyi tamamladık :) Benim için iyi oldu ama çok kitap biriktiği için de ne okuyayım nerden başlayayım diye kafayı yedim. Bu yeni kitaplardan ufak ufak bahsetmek istiyorum şimdi de. Tabii ki inceleme yazısı gibi uzun uzadıya olmayacak zaten çoğu okunmayı bekliyor ama yine de fikir olur size de. Bu arada bu kitapların çoğunu biryudumkitap topluluğu sayesinde keşfettim ve onlara ayrı bir yazıda yer vereceğim için şimdilik uzun uzun bahsetmeyeceğim.

27 Haziran 2017 Salı

İmkansızın Şarkısı / Kitap Yorumu

Merhabalar...

Davullar çalsın, herkes oynasın sonunda Murakami ile tanıştım!

Siz de bunu başlıktan farketmişsinizdir zaten. Zira bugün burada İmkansızın Şarkısı hakkında konuşmak için toplanmış bulunuyoruz.



Konusu:
Bir yolculuk sırasında Beatles’ın “Norwegian Wood” adlı parçasını duyan kahramanımız 37 yaşındadır ve bu parça onu Tokyo’da geçirdiği üniversite yıllarına götürecektir. En yakın arkadaşının intihar edişi, geçen zamanın ardından onun kız arkadaşıyla yakınlaşması, araya giren zorunlu ayrılık ve yeni bir kız arkadaş. “İmkânsızın Şarkısı” yalın, çarpıcı ve sıcak bir aşk hikâyesini anlatıyor. Yazarı HARUKİ Murakami Japon edebiyatının aykırı, ama en çok okunan yazarı. Japon geleneklerinin dışında geliştirdiği üslubuyla adından çok söz ettiren Murakami’yi dünyaya tanıtan roman “İmkânsızın Şarkısı”.

18 Haziran 2017 Pazar

Renksiz Tsukuru Tazaki'nin Hac Yılları / Kitap Yorumu

Selamlar herkese... Kitap yorumundan önce söylemek istediğim birkaç şey var. Muhabbet yazılarından beri ve onun öncesinde uzun zamandır kitap, dizi, film yorumu yapamadım. Bu tamamen benim meşguliyetimden dolayı diyordum ama bir yandan da yazasım da pek yoktu açıkçası. Nedense blogla ve yazı yazmakla uzaktan yakından alakam kalmasın istediğim bir dönemden geçtim ama şu an ansızın bu yazıyı yazmaya karar verdim.

Bunun en büyük nedeni yorumunu yazacağım kitap. Açıkçası kitabı bitireli 6 saat falan oldu ve zaten hepsini de 1,5 günde (aslında tek oturuşta ama arada uyudum akşam başladığım için) bitirdim. Bu kadar çabuk okuyup hemen yorum yazmaya koşmak ne kadar doğru bilemiyorum belki üzerinden zaman geçse daha objektif bir yorum yazısı olurdu. Ama şu an bu yazıyı yazmazsam çatlayacağım çünkü yanımda kitap ile ilgili konuşabileceğim kimse yok ve ben çok doluyum.
Yani daha sonra fikrim değişir ya da bazı düşüncelerim daha netleşirse yazıyı güncelleyeceğime söz veriyorum. (Anında yazdığım için fotoğraf da çekemedim, gün ışığını çoktan kaçırmıştım. Fotoğrafı da güncellemeye çalışacağım.)
***Güncellendi.

5 Haziran 2017 Pazartesi

Kağıt Ev / Kitap Yorumu


Konusu : 
Bazı insanlar kitap okumaz, bazıları okur ve kimileriyse okumakla kalmayıp onlarla birlikte yaşar. Kağıt Ev, işte bu kitap tutkunlarından Carlos Brauer'in ve onun -bir edebiyat profesörü olan- Bruma Lennon'la olan gizemli ilişkisinin, bu ilişkinin gün yüzüne çıkmasına neden olan bir Joseph Conrad cildinin, kitap ve okuma aşkıyla dolu yaşamların hikayesi...

Arjantinli yazar Carlos Maria Dominguez'in Kağıt Ev'ini Seda Ersavcı İspanyolca aslından çevirmüş. Kitabın içinde yer alan çizimler Peter Sis'e, kapak fotoğrafı Cem Ersavcı'ya aitmiş. 

Kitabın içindeki çizimlere bayıldım gerçekten.

2 Mart 2017 Perşembe

Ruhlar Kütüphanesi (Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları #3) / Kitap Yorumu


Konusu:
Tuhaf çocukların hikayesi, serinin üçüncü kitabı Ruhlar Kütüphanesi ile son buluyor. Olağanüstü güçlere sahip bir çocuk. Ölümcül canavarlardan oluşan bir ordu. Tuhafların geleceği için verilen destansı bir savaş.
Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları ile başlayan ve Gölge Şehir ile devam eden macera, Ruhlar Kütüphanesi'nde nefes kesici bir son buluyor. Öykümüz 16 yaşındaki Jacob'ın yeni bir özel güç keşfedip, tuhaf yoldaşlarını sıkı korunan bir kaleden kurtarmak için tarihin içine dalmasıyla başlıyor. Bu yolda Jacob'a, ateşi kontrol edebilen Emma Bloom ve kayıp çocukları bulmakta üstüne olmayan Addison MacHenry adlı bir köpek eşlik ediyor.

Uzunca bir aradan sonra hepinize tekrardan merhaba...
Yazacak o kadar çok şey birikti ki nereden başlasam diye iyice bir düşünmem gerekti. Öncesinde ne yazsam ne yazsam diye düşünüp konu azlığından yakınırken şimdi de çokluğu yoruyor.
Ama en sonunda bir devri kapatmaya ve Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları serisine son noktayı koymaya karar verdim.

4 Şubat 2017 Cumartesi

Gölge Şehir (Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları #2) / Kitap Yorumu

Konusu:
Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları'nın macerası Gölge Şehir'de devam ediyor. 3 Eylül 1940. On tuhaf çocuk, ölümcül canavarlardan olışan bir ordudan kaçıyor. Ve onlara yardım edebilecek tek kişi var, o da bir kuşun bedenine hapsolmuş durumda.
Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları'nda başlayan olağanüstü yolculuk, Jacob Portman ve arkadaşlarının, dünyanın tuhaf başkenti olan Londra'ya yaptıkları yolculukla devam ediyor. Orada, müdireleri Bayan Peregrine'e yardım etmenin bir yolunu arayan tuhaf çocukları, savaş yüzünden yaralanmış bu şehrin karanlık köşelerinde korkutucu sürprizler bekliyor. Serinin ikinci kitabı Gölge Şehir de merak uyandıran eski fotoğraflarla heyecan verici bir hikayeyi bir araya getiren,eşsiz bir kitap.

Selam sabah vermeden direk kitaba geçmişim kusura bakmayın. Nasılsınız? Nasıl gidiyor hayat? Ben bu aralar okulun dönem arası olduğundan boşum. Gerçi ev inanılmaz kalabalık olduğundan yapmak istediklerimi yapamadım ama en azından yaptığım kadarını yavaş yavaş blogda yazmak istedim. Bu kitap için D&R ile çok savaş verdiğimden bahsetmiştim size şuradaki yazımda. Malesef bu savaşta galip gelemedim ve sonuç olarak kitaptan da para iadesinden de vazgeçtim. Bir daha da D&R'dan alışveriş yapmamaya kendi kendime söz verdim. Doğal olarak Gölge Şehir'i belki gönderirler diye almıyordum ve en sonunda iki gün önce pdf indirip okudum. 
Bu arada kitabın filmini ve ilk kitabını burada yorumlamıştım. İsterseniz önce ona bir göz atabilirsiniz.

26 Kasım 2016 Cumartesi

Bakele / Kitap Yorumu


Bakele bugüne kadar bu blogda yazdığım kitaplardan çok farklı bir kitap. 34 hikayeden oluşan bir hikaye kitabı aslında. İlk hikayede de kitabın adını gören herkesin aklına ilk gelen soruyu cevaplıyor, 'ne demek bu bakele?'.

Birbirinden bağımsız bu 34 hikayenin hepsi ayrı bir tat bırakıyor sizde. Kitabın arka kapağında şöyle bir ifade var ''okuyan 'iyi ki Türkçe biliyorum' diye şükrediyor'' 
Kesinlikle iddialı ama çok doğru.

Çok çabuk okunan, çok çabuk biten ama bitmesi hiç istenmeyen bir kitap. Hiç bir his zorlama değil bu kitapta. Doğal, farkında olmadan yüzünüze yapışan bir tebessüm ile okuyorsunuz sonuna kadar. Bazen çocuk oluyorsunuz okurken, bazen fakir, bazen zengin, bazen yetim, bazen bir aile yükünün altında kalmış gibi. 

24 Kasım 2016 Perşembe

Eleanor & Park / Kitap Yorumu

Konusu:
Birbirlerine anahtar ve kilit uyumuyla bağlı iki gencin ilk aşka hikayesi. 
Eleanor, kızıl saçlı tuhaf giysili okula yeni gelen kız. Park ise çevresiyle inanılmaz farklı ama onlara bir şekilde ayak uydurmuş, zeki, fedakar, ilk aşkın ömür boyu sürmeyeceğini bilen ama bunu ne olursa olsun özel kişi için denemek isteyen ...
Kısacası iki uyumsuz insanın sıradışı aşkı.

Eleanor, kızıl kıvırcık saçlı kilolu bir kız ve okula yeni geliyor. Okulda da bu garip görünümlü kızı itip kakmak, dışlamak isteyen insanlar sürüsüyle var haliyle. Eleanor'un tek istediği kimseye bulaşmadan görünmezmiş gibi yaşamakken daha okula giderken okul servisinde başlıyor olaylar.
Okul servisinde herkesin yeri belli doğal olarak Eleanor'a oturacak yer kalmıyor. Park da isteksizce -hatta kabalaşarak- yanına oturtuyor. 

21 Kasım 2016 Pazartesi

Harry Potter ve Lanetli Çocuk / Kitap Yorumu

Kitabı edineli ve okuyalı çok oldu, ön sipariş ile almıştım kitabı. Bu yazı bu kadar geciktiği için çok üzgünüm.


Konusu:
Harry ait olduğu yerde durmayı reddeden bir geçmişle boğuşurken, en küçük oğlu Albus da istemediği bir aile mirasının yükünü omuzlarında taşımakta zorlanır. Geçmişle gelecek uğursuzca iç içe geçerken hem baba hem oğul tedirgin edici bir gerçeği, bazen karanlığın beklenmedik yerlerden geldiğini öğrenir.

Kitap John Tiffany ve Jack Thorne tarafından kaleme alınmış ve JK Rowling danışmanlığını yapmış İlk olarak kalemi başka birinin tuttuğu kitap boyunca kendini hissettiriyor ama çok fazla rahatsız etmiyor. Türkçe'ye her zamanki gibi Sevin Okyay ve Kutlukhan Kutlu çevirmiş.

Hikayenin yola çıktığı fikri çok beğendim. Lord Voldemort öldükten 19 yıl sonrasında geçiyor hikaye. Harry (Sihirsel Yasal Yaptırım Dairesi Başkanı) ve Hermonie (Sihir Bakanı) bakanlıkta çalışırken Ron abisi ile Weasley şaka dükkanını işletiyor. Ginny ise bir gazeteci olmuş. 
Harry ve Ginny'nin küçük oğulları Albus Severus ve Hermonie ve Ron'un kızı Rose Hogwarts'a başlıyor ve Rose Gryfindor'a Albus Slytherin'e seçiliyor. Aynı zamanda Draco'nun oğlu Scorpius'da okula başlıyor ve o da Slytherin'e seçiliyor. Slyhterin'deki ilk ve tek Potter olan Albus haliyle okulda dışlanıyor ve Scorpius da saçma bir söylenti yüzünden (yok efendim Draco'nun çocuğu olmuyormuş da zaman döndürücüyle geçmişe gidip Scorpius'u getirmiş ve Scorpius aslında Voldemort'un çocuğuymuş) dışlandığı için bu ikisi çok yakın arkadaş oluyorlar. Olaylar zaten buradan sonra başlıyor.

18 Kasım 2016 Cuma

Ada : Sırlar Çözülüyor / Kitap Yorumu


Konusu :
Nil Adası'nda kurallar belliydi. Kaçmak için 365 gününüz vardı… yoksa ölürdünüz.
 Rives artık Nil Adası'nın tartışmasız lideriydi, ancak Köy'ü bir arada tutmak her zamankinden daha güçtü. Yağmacılar artık daha cesur, hayvanlar daha saldırgandı. Yeni gelenler Köy'deki dengeleri sarsmış, Arama sistemini tehlikeye atmış ve Rives'ın Nil hakkında bildiği her şeyi sorgulamasına neden olmuşlardı. Geçmişi sırlarla dolu Skye da adaya yeni gelenler arasındaydı ve tıpkı Rives gibi, Nil'i çözmeye çalışıyordu. 

4 Kasım 2016 Cuma

Telepati (Multiversum #1) / Kitap Yorumu

Konusu :
Alex ve Jenny 16 yaşında iki gençtir. Alex Milano'da, Jenny ise Melbourne'da yaşamaktadır. Son dört yıl boyunca zaman zaman birbirlerini bilinçlerini kaybettikleri anlarda, hiçbir uyarı vermeden gerçekleşen telepatik iletişimleri sırasında görüşmüşlerdir.
Bu telepatik nöbetlerin birinde buluşmak üzere sözleşen iki genç, aynı gün aynı yerde bulunmalarına rağmen birbirini göremez. Bu, şaşırtıcı bir keşif yapmalarını sağlar. Farklı boyutlarda yaşamaktadırlar. Jenny'nin evreninde Alex bambaşka biridir. Alex'in evreninde ise Jenny 6 yaşında ölmüştür. Onlar birbirlerini bulmaya çalışırken Çoklu Evren patlayıp yok olmanın eşiğine gelmiştir ama Jenny ve Alex'in kesinlikle buluşması gerekmektedir çünkü Dünya'nın geleceği buna bağlıdır. Yaklaşmakta olan kaderi yalnızca aşkları değiştirebilecektir.

Görünmez / Kitap Yorumu

Konusu : 
Görünmezlik laneti taşıyan bir çocuk : Stephen
Stephen görünmez olarak yaşamaya alışkındır. O böyle doğmuştur. Görünmez. Lanetli.

Ve tüm dünyada onu görebilen tek kişi : Elizabeth
Elizabeth bazen görünmez olabilmeyi dilemekte, görünmediği takdirde onu kimsenin incitmeyeceğini düşünmektedir.

Elizabeth ailesiyle taşındığı New York'taki yeni evinde Stephen'la karşılaştığında, genç kızın onu görebildiğini anlayan Stephen şaşkına döner. Elizabeth ise Stephen'ın onu görebilmesini, her haliyle görebilmesini istemesine şaşırır. Ancak iki genç yakınlaştıkça, görünmeyen bir dünya yollarına çıkar; uğursuzluklar, büyüler ve lanetlerle dolu bir dünya. Ve bir kez bu evrene adım attıklarında Elizabeth ile Stephen daha ne kadar derine gideceklerine karar vermek zorunda kalırlar çünkü sorularına bulacakları yanıt, aşk ile ölüm arasındaki farkı belirleyecektir...

22 Ekim 2016 Cumartesi

Son zamanların kitap alışverişi! Okunmayı bekleyen kitaplar...


Son zamanlarda aldığım ve okunmak için bekleyen kitaplarımla karşınızdayım kitapseverler.

Kağıt Ev (Dominguez) / ?
Milena'ya Mektuplar (Franz Kafka) / 17.50 TL
Locke Lamora'nın Yalanları (Scott Lynch) / 25 TL
Ozan Beedle'ın Hikayeleri (J.k Rowling) / 9 TL
Satranç (Stefan Zweig) / 7 TL
Bakele (Sezgin Kaymaz) / 17 TL

Alış sırasına göre yazdım kitapları ve bunlardan Bakele'yi ve Locke Lamora'nın Yalanlarını okuyorum şu an. Bu yazı taslağımda durduğu sürece Ozan Beedle'ın Hikayeleri'ni bitirdim. Şimdi kısaca bir göz atalım kitaplara.