18 Ağustos 2016 Perşembe

Sherlock Holmes : Baskerville'lerin Köpeği / Kitap Yorumu


Konusu :
Sir Charles'ın öldüğü gece, cesedi bulan uşak Barrymore, seyis Perkinsi atla bana gönderdi, henüz yatmamış olduğum için bir saat içinde Baskervillee varabildim. Soruşturmada ortaya konan bütün delilleri kontrol edip onayladım. Porsuk ağaçlı yoldan ayak izlerini takip ettim. Bir süre durup beklediğini gösteren ayak izlerinin değiştiğini gördüm; yumuşak çakıllı yolda Barrymoredan başkasının ayak izlerine rastlamadım, sonunda cesedi dikkatle inceledim. Ben gelinceye kadar kimse dokunmamıştı. Sir Charles yüzüstü yatıyordu. Kolları iki yana uzanmış, parmakları toprağa geçmişti, yüzü tanınmayacak derecede bozulmuştu. Fakat herhangi bir fizikî yara yoktu. Yalnız soruşturma anında Barrymore yanlış bir beyanda bulundu. Cesedin çevresinde ve toprakta hiç iz olmadığını söyledi. Görmemişti! Fakat ben gördüm, biraz ileride çok net izler gördüm. Dr. Mortimer bir süre acayip acayip baktı bize, sonra adeta fısıldarcasına; Mr. Holmes, bunlar dev bir köpeğin ayak izleri, dedi. 


Evveettt, geldik yeni bir kitabın daha sonuna. Ben dedektiflik kitaplarını çok severim. Bakın polisiye demedim dikkatinizi çekerim. Polisiye de severim gerçi ama konumuz bu değil. Bir dedektifin üzerinden giden kitapları severim. Sherlock Holmes severim, Dave Gurney severim biraz geriye gidersek Hercule Poirot severim.
Bu kitapları da zevkle okuduğum için hep kenarda öyle kitapsız kalınca okunacak kısa dedektiflik kitaplarım olur.

Bu kitabı da arkadaşımda unutmuşum geri aldığımda da elim boştu okuyacak kitabım yoktu ve bir yolculuk için idealdi.

Ne diyebilirim ki her zamanki Sherlock Holmes. Okurken sanki Sherlock benim dostummuş gibi geliyor hep. Sanki Sherlock, Watson ve ben üçlü bir ekipmişiz de Watson bana ben tatildeyken olan olayları anlatıyormuş gibi. Sherlock ile ilgili diyebileceğim tek şey okuyun okutturun :D

Yeni bir yazıdan merhaba diyene dek...

Kitapla kalın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder