30 Nisan 2017 Pazar

Jiggylypuff Muhabbette #2 / Çocuk yapabilme ehliyeti !

Mer - ha - baaaaaa!!!

Uzun süren yokluğum için özür dileyerek başlıyorum yayına. Vizelerdi, projelerdi, sunumlardı derken bir baktım Nisan bitmiş. Bense koskoca Nisan ayında sadece bir adet yazı yayınlamışım. E doğal olarak bu Nisan'ın son gününde -hazır vakit de müsaitken- bir yayın ekleyeyim dedim. Neyse efendim uzatmayayım ne yazayım diye taslaklar arasında dolanırken bu başlığı gördüm ve özellikle son zamanlarda bu konu gözüme gözüme inanılmaz sokulduğu için bu yazıyı yayınlamak istedim.

  Bu arada bu çocuk yapma konusundaki düşüncelerimi Detachment yazısında (okumayanları buraya alalım) bahsetmiştim.

**-İnsanlarda ebeveyn olmadan önce bazı şartlar aranmalı ve bu konuda onlara eğitim verilmeli. Bunu evde denemeyin!   -Detachment

  Hayatımda tüm kalbimle katıldığım başka bir cümle hatırlamıyorum. İnsanlar evlenir evlenmez çocuk yapmaya bayılıyorlar nedense. Ama çoğu bunun sadece bir sonraki level olmadığını görmüyor. Yani bir birey yetiştireceksiniz düşünsenize, tamamen sizin şekillendireceğiniz bir insan olacak. Daha kendiniz karakteri oturmamış bir insanken nasıl başkasına doğru karakter aşılaması yapabilirsiniz? Tamam herkes çocuk sahibi olmakta özgür. Ama 17 yaşındaki bir anne, daha kendi büyümemişken başka bir çocuk büyütebilir mi? Kendisinin daha bir anneye ihtiyacı varken bebeğine ne kadar annelik edebilir?


2 Nisan 2017 Pazar

Jigglypuff Muhabbette / Kendi kendini mutlu edebilme yeteneği!

Merhaba!

Bugün tuzla pendik arasında bir yerde otobüsün camından uzaklara dalıp klip çekiyormuş gibi davranırken bir şey dikkatimi çekti. Bir abi çimlere uzanmış. Uzanmış ama öyle böyle değil sanki oraya devrilmiş gibi. Yüz üstü yatıyor. Montu kenarda, ayakkabıları ayak ucunda. Sanki tam oraya kadar gelebilmiş, tam o noktada gücü tükenmiş ve ayakkabılarını çıkarıp yüz üstü kendini salmış gibi. Ama orada huzuru da bulabilmiş gibi.


Güneşin altında uzanan abiyi görünce düşünmeye başladım. O abinin hiçbir işi yok muydu o an yapacak? Eminim ki vardır. İş sahibi olmayan birine benzemiyordu. Hiç olmasa ailesi vardır ya da en azından orada uzanmaktan başka yapacağı mutlaka bir şey vardır. Ama o orada uzanmayı seçmiş.

Bazen kendimize kendimizle vakit ayırmalıyız. Çevrede dönen hayattan izin alıp ufak bir tatile çıkmalıyız. En azından insan arada bir kendini şımartmalı bence. Kişiden kişiye değişir ama şu kendilerini, sevgililerini dünyanın en mutlu insanı etmeye adayan insanları düşünün. Bilmiyorum sizin çevrenizde ne kadar var bu insanlardan ama benim çevremde bu insanlar azımsanamayacak bir orana sahip
 O insanlar bir gün olsun 'ya ben ne istiyorum, ben nasıl mutlu olurum?' demiyorlarsa orada bir problem vardır. İnsan bazen kendisinin sevgilisi olup sadece kendini mutlu edecek bir zaman ayırabilmeli.